Finans dünyasında tartışmalı bir cümle kuracağım: “En iyi İslami banka” arayışı çoğu zaman pazarlama gürültüsünün içinde kaybolmuş bir yanılsama. Evet, katılım bankacılığı faizsiz bir çerçeve vaat ediyor; fakat “en iyi”yi belirleyen şey yalnızca kâr payı oranları değil, o kârın nasıl üretildiği, riskin nasıl paylaşıldığı ve bunun topluma etkisi. Bugün cesurca masaya yatırıyorum: Kim gerçekten İslami finansın ruhuna sadık, kim sadece “etik etiket” peşinde?
“En İyi İslami Banka” Ne Demek? Tanımın Tuzağı
“En iyi” dediğimizde neyi kastediyoruz? En yüksek kâr payı mı, en düşük masraf mı, en katı şeriat denetimi mi, yoksa en iyi mobil uygulama deneyimi mi? Sorunun kendisi bulanık. İslami bankacılık, murabaha, mudaraba, muşaraka gibi risk paylaşımı ve varlığa dayalı işlemlerle çalışır; ama pratikte portföylerin büyük bölümünü hala kısa vadeli ticaret finansmanı ve kira sertifikaları taşır. Bu nedenle “en iyi”yi tek eksende ölçmek, ürünü yanlış okumaktır.
Şeffaflık: Vaat Mi, Vaka Analizi Mi?
İslami bankaların çoğu, şeriat danışma kurullarına sahip olduklarını belirtir. Eleştirel soru şudur: Bu kurulların kararları kamuya açık mı? Her ürün için ayrıntılı fetva ve metodoloji raporu var mı? Denetim periyodu, çıkar çatışması yönetimi ve kurum içi eğitimler şeffaf şekilde yayımlanıyor mu? “En iyi” diyebilmem için yalnızca “uygun” damgası yetmez; nasıl uygun olduğunun izahı şart.
Uygulamada Gri Alanlar
Bazı kurumlar, murabaha zincirini hızlandırmak için kâğıt üzerinde alım-satım yaparken reel teslim ve risk üstlenme adımlarını asgariye indirir. Bu, hukuken savunulsa bile “maddi dayanak” ilkesinin ruhunu zayıflatır. En iyi İslami banka, hız uğruna ilkelerden taviz vermez; işlem akışını herkesin anlayacağı açıklıkta yayımlar.
Kâr Payı Avının Bedeli: İstikrar ve Risk Paylaşımı
Kâr payı tablolarına bakıp “en yüksek kim veriyor?” diye seçmek kolaydır; fakat kâr payının kaynağı, volatilitesi ve sürdürülebilirliği daha kritik. Banka, reel sektöre ne kadar ortak oluyor? Sadece “sat ve vade bekle” tipi işlemlerle mi kazanıyor, yoksa girişimci riskine ortak olup zarar ihtimalini de üstleniyor mu? “İslami” olan, riskin adil paylaşımıdır; yalnızca getirinin paylaşımı değil.
Müşteri Deneyimi: Etik Yeter Mi, Yetmez!
Evet, helal hassasiyet önemlidir; ancak “en iyi” sıfatı, dijital deneyim, hız, müşteri desteği ve uyuşmazlık çözüm mekanizmaları olmadan boş kalır. Şikâyet çözüm süreniz haftaları buluyorsa, mobil uygulamanız yatırımı yönetmeyi zorlaştırıyorsa, şeffaflık metinleriniz okunaklı değilse etik vaadiniz havada kalır. İyi teknoloji, iyi etikle çelişmez; tam tersine onu görünür kılar.
Masraf ve Kesintiler: Küçük Yazı, Büyük Etki
Dosya ücreti, hesap işletim masrafı, erken bozum kesintisi… “Faizsiz” etiketi, “masrafsız” anlamına gelmez. En iyi İslami banka; tüm ücretleri anlaşılır tablolarla, örnek senaryolarla ve net tarihlerle açıklar. Sürpriz yoksa güven vardır.
Toplumsal Etki: Reel Ekonomiye Dokunmayan “İslami” Olabilir mi?
Katılım bankacılığı, reel ekonomiyi finanse etme iddiasıyla doğdu. Öyleyse küçük işletmelere, kadın girişimcilere, yeşil projelere ve sosyal konut üretimine ne kadar kaynak ayrılıyor? Kâr payı yüksek ama kredi (finansman) kompozisyonu dar ise, toplumsal etki sınırlı kalır. “En iyi” iddiası, portföyün nereye aktığını söyleyebilmeyi gerektirir.
Yönetişim ve Bağımsız Denetim: Güçlü Kurul, Güçlü Güven
Şeriat kurulu üyelerinin atanma süreci, görev süreleri, ücret yapıları ve bağımsızlıkları açıkça raporlanmalı. Bağımsız dış denetim ve iç kontrol raporları, yalnızca regülatöre değil, müşteriye de konuşmalı. En iyi İslami banka; “biz uygunuz” demekle yetinmez, kanıt dosyası sunar.
Likidite Yönetimi ve Sukuk Bağımlılığı
Bir başka tartışmalı alan, bankaların aşırı sukuk bağımlılığıdır. Bu, risk yönetimi açısından anlaşılır olabilir; ancak uzun süreli reel ortaklık ve istihdam yaratma etkisini sınırlayabilir. Dengeli bir yapı, hem güvenliği hem kalkınma etkisini gözetir.
Provokatif Ama Gerekli Sorular
“En iyi İslami banka” dediğiniz kurum, şeriat kurul kararlarını ve ürün fetvalarını tam metin yayımlıyor mu?
Kâr payı seriniz beş yılda kaç kez keskin dalgalandı ve neden?
Şikâyet çözüm ortalama süreniz nedir, bağımsız arabuluculuk mekanizması var mı?
Portföyünüzün yüzde kaçı reel ortaklık, yüzde kaçı kısa vadeli ticaret finansmanı?
Toplumsal etkiyi ölçen yıllık bir raporunuz ve somut metrikleriniz var mı?
Puanlama Çerçevesi: “En İyi”yi Kendin Seç
Seni şu basit, ama keskin çerçeveyle baş başa bırakıyorum. Her banka için 0–5 arası puan ver:
1. Şeffaflık & Fetva Yayınları
2. Kâr Payı İstikrarı & Kaynak Kompozisyonu
3. Müşteri Deneyimi & Şikâyet Yönetimi
4. Masraf Şeffaflığı & Sürpriz Ücretler
5. Toplumsal Etki & Reel Ekonomi Katkısı
6. Yönetişim & Bağımsızlık
Toplam puan, senin “en iyi”ni gösterecek—başkalarının değil.
Son Söz: Unvan Değil, Uyum Kazandırır
“En iyi İslami banka hangisi?” sorusu, tek bir ismi değil, sağlam bir uyum kültürünü işaret etmeli. Kâğıt üzerindeki uygunluk değil; süreçteki dürüstlük, rapordaki açıklık ve müşterideki güven kazandırır. En iyi, isim değil; alışkanlıktır: Şeffaflık, adalet, risk paylaşımı ve toplumsal fayda alışkanlığı.
Tartışmayı Başlatalım
Peki senin puanlamana göre en iyi kim çıkıyor? Kendi deneyiminde hangi banka sözünü tuttu, hangisi küçük yazıya sığındı? Kâr payı mı ağır basmalı, yoksa toplumsal etki mi? Yorumlara yaz: Gerçek kullanıcı deneyimleri, en parlak reklamdan daha ikna edici!